0
Friday 8 November 2013 - 01:35

Şeytan yuvasının duvarlarını yıkıldığı gün!

Story Code : 318768
Şeytan yuvasının duvarlarını yıkıldığı gün!
Şeytan yuvasının duvarlarını yıkıldığı gün!
BİSMİLLAHİRRAHMANİRRAHİM
Şeytan yuvasının duvarlarını yıkıldığı gün!


İslam İnkılabı zafere ulaştıktan sonra, İslam Cumhuriyeti İran’da kurulduğunda , dış güçler ülkenin siyasi ve toplumsal atmosferini karıştırmak için bir çok plan yaptı . ABD, İslam İnkılabı zafere ulaşmasın diye Pehlevi rejimine her türlü desteği veriyordu. Fakat onların istedikleri olmadı ve İslam İnkılabı zafere ulaştı, Amerikalı yetkililer ve askeri güçler de zalim şahın firar etmesi ile birlikte İran’dan def edildi , bu yetkililer ve askeri güçler inkılaptan önce CIA için çalışıyordu. Bu güçlerin İran topraklarından ayrılmasından sonra, bu casusluk faaliyetleri, İran’ daki eliçilikten yönlendirilmeye devam etti . Her türlü istihbarat faaliyetinde bulunan bu Amerikan elçiliği bir CIA casusluk merkezine dönüşmüştü. Ayrıca büyük şeytan ABD, İran’daki elçiliği vasıtasıyla yeni devlet hakkında kamuoyunu olumsuz yönde etkilemeye çalışıyordu.

İslam İnkılabının zaferinden sonra, İmam Humeyni (r.a), mühendis Bazergan’ı parti ve siyasi çıkarları göz önünde bulundurmayarak geçici hükümetin başbakanı olarak atadı. Bazergan devlet kabinesine daha çok liberalleri yerleştirdi ve inkılapçılara yeni hükümette yer vermedi.. Liberal çizgidekiler, inkılabın dış güçlerin emperyalist hedefleri karşısında değil ,dahili despotluk karşısında gerçekleştiğini düşünüyorlardı. Bundan dolayı da ülkenin siyasi, toplumsal ve kültürel temellerinde değişim düşüncesinde değillerdi ve bazı yüzeysel reformların yeterli olacağına inanıyorlardı .
Kartır kendi hatıra defterinde bununla ilgili şöyle yazıyor: ‘’ Mehdi BAZERGAN... ve bakanlar kurulu çoğu batıda okumuşlardı ve bize yardımcı oluyorlardı. Bizim elçiliğimizi koruyorlardı ve general Filip GAST... tehlikesiz git gel yapmasını sağlıyor ve onu himaye ediyorlardı, bize arkadaşca mesajlar gönderiyorlardı. Bazergan açıkca Amerikayla iyi ilişkiler kurmak istediğini dile getirdi, ama Ayetullah Humeyni’yi destekleyen radikaller onun için büyük sorun haline gelmişlerdi.’’(444 günlük kriz, s.20)
Casusluk yuvasından çıkan evraklarda, ABD’nin İmam Humeyni ‘yi bertaraf etmek için nasıl Beni Sadr ve Emir İntizam gibi önemli şahsiyetleri etkisi altına almaya çalıştığı açıkça görülmektedir.Örneğin ; Beni Sadr’ı sözde bir Amerika şirketine mali müşavir olarak alıyorlardı. Beni Sadr’a ayda 1000 dolar maaş bağlamışlardı, ama aslında CIA teşkilatının elemanları Beni Sadr’ı bu teşkilatta görevlendirmeye çalışıyordu.

İran’da siyasi liberal koalisyonu oluşturan ABD ; ılımlı din alimleri, seküler düşünceliler , milliyetçiler ve batı emperyalizminin hizmetinde olan ordu komutanlığı ile İmam Humeyni( r.a)’in etrafında toplanmış olan vefakar ve vatansever insanları ülkenin siyasi sahnesinden silmek ve bu vesileyle Bazergan’ı ülkenin en önemli şahsiyeti haline getirmek istiyordu. Böylece Amerika kendi şeytanı planlarını elde ettikten sonra; İmam Humeyni’nin yerine ülkede Benisadr ve Şeriatmedari’yi hakim kılmak istiyordu.
Amerika dış işleri bakanlığı Tahran ‘daki elçilik aracılığıyla; milliyetçileri , saltanat yanlılarını ve eski rejimi isteyenleri kendi amaçları doğrultusunda liberal gruplar ve ılımlı İslamcılarla bağlantıya geçirdi ve İslam İnkılapçılarının karşısına dikti.

Amerika’nın , İran İslam Cumhuriyetine karşı faaliyetleri sadece Tahran’daki elçilik (casusluk yuvası) ile sınırlı kalmadı.Ülkede eski rejimin önemli adamlarının ve vatan hainlerinin idam edilmesinin ardından, Jakob Javtis ve Henri Jekson adlı Amerika senatosu üyeleri ve Pehlevi rejiminin destekçileri 17 Mayıs 1979 tarihinde Senato tarafından onaylamış bir karar ile İran’ı bu yaptıkları inkılabi idamlar nedeniyle suçladılar.

Bu karar ile birlikte İran ve Amerika ilişkilerinde yeni bir kriz baş gösterdi. Bu karar , Amerika’nın İran’a karşı düşmanlık ve nefretinin açık bir göstergesiydi.
Amerika dışişleri bakanlığı uzmanı Karl Kelment’in söylediğine göre; ‘ABD ,baştan itibaren İran konusunda bir çok stratejik yanlışlar yapmıştır. Bu yanlışların en önemlisi geçici hükümete güvenmesi olmuştur. ABD de tıpkı Fransa ve Sovyetler Birliği gibi İnkılabın zaferinden sonra İmam Humeyni ile görüşmeliydi.’
Amerika bin çeşit bahaneyle kendi savaş gemilerini Fars körfezine yerleştirdi ve savaşa hazır bir şekilde bekletti.

İmam Humeyni 29 ekim 1979 (7 aban 1358) tarihinde ; İran ve Amerika arasında yapılan sömürgeci anlaşmalara itiraz etti ama geçici hükümet İmam’ın sözlerini ka’le almıyordu ve Amerika ile ilişkilerin iyileşmesi için çabalıyordu. Geçici hükümet , Amerika ile o kadar yakın ilişkilerde bulunuyordu ki 2 Kasım 1979 da İmam Humeyni ‘nin haberi olmadan el- Cezire devrim yıldönümü kutlamasına katıldı ve orada Mehdi Bazergan, Beyaz saray güvenlik kurulu müsteşarı ‘’Birejinski’’ ile bir buçuk saatlik bir görüşme yaptı.

İran milleti zalim şahın ülke içinde cezalandırılmasını istiyordu ama buna rağmen Birejinski’nin çabaları sonucunda, şah Amerika’ya gitti .Böylece Amerika İran milleti ve İnkılabına olan düşmanlığını göz önüne serdi, bu da İmam’ın ve İran milletinin öfkesine neden oldu ve bunun ardından İmam Humeyni 31 Ekim 1979 da İran milletine hitaben şöyle buyurdu: ‘’ Ey top ve tankların önüne dikilen gençler! Ve gençlerini bu yolda kaybeden bacılarım... kendinizi ve mektebinizi (nihzet) koruyun, beklemeyin başkaları sizin işinizi yapsınlar, bunlar sizin için bir iş yapmazlar.’’
Ayrıca İmam Humeyni 4 Kasım 1979 da büyük şeytan Amerika’nın şahı kabul etmesine itirazda bulunarak: ‘’Üniversiteler ,okul öğrencileri ve dini ilim öğrenen talebeler, Amerika aleyhine savaş ve mücadelenizi arttırınız ’’ dedi.
Artık İran halkının dünyaya Amerika’nın İslam İnkılabı karşısında aciz olduğunu gösterme zamanı gelmişti, Üniversite öğrencileri şeytanın duvarlarını bir kez daha yıkma kararı alıyorlar ve 13 Aban 1358 (4 Kasım 1979) da Tahran, Şerif Teknik, Şehit Beheşti üniversiteleri öğrencileri bileşerek, Amerikan elçiliğine doğru slogan atarak yürüdüler . Amerikalıların ve güvenlik elemanlarının direnişine rağmen o şeytani casusluk yuvasına girdiler.

Öğrenciler elçiliğe girmeden önce elçilik görevlileri bazı belgeler ve casusluk dosyalarını kağıt doğrama aletinde veya yakarak yok etmişlerdi ama yine de bir çok belge ele geçirildi . Ele geçirilen bu belgeler daha sonra bu casusluk yuvasının suçlarını ve İslam İnkılabı karşıtı faaliyetlerini herkesin görmesi için yayınlandı, bu belgelerin yayınlanmasının ardından İran halkı casusluk yuvasının önünde öfkeyle toplanarak öğrencilere destekte bulundu. İmam Humeyni ‘nin çizgisinde gerçekleşen bu İslami uyanış hareketinde elçilik görevlileri rehin alındı ve serbest bırakılmaları karşılığında şah ve İran halkının batı ülkelerinde bloke olan paraları istendi.
Bu İslami hareket İmam Humeyni R.A çizgisinde olan Müslüman ve İnkılabi öğrenciler tarafından yapılmıştır, zira kendileri bu eylemi yaptıktan sonra dünyaya kendilerin böyle tanıtmışlardır .
Şeytani ve casusluk yuvasının ele geçirilmesi Amerika’nın İslam İnkılabı önünde zayıf ve güçsüz olduğunu bütün dünyaya bir kez daha gösterdi ve bu, büyük şeytan Amerika’nın öfkesine yol açtı. Amerika rehinleri kurtarmak için İran’a bir askeri komando gurubu gönderdi ama onlar da bir şey elde edemediler ve İlahi yardım sonucu ‘’Tebes’’ çölünde toprak fırtınasına yakalandılar ve getirdikleri bütün askeri malzemelerle birlikte Tebes çölüne gelen komando timi yanarak küle döndüler. Bu olay da İslam İnkılabı’nın İlahi ve gaybi yardımlarla desteklendiğine bir işaret oldu.
لَقَدْ أَنْزَلْنَا آيَاتٍ مُبَيِّنَاتٍ ۚ وَاللَّهُ يَهْدِي مَنْ يَشَاءُ إِلَىٰ صِرَاطٍ مُسْتَقِيمٍ
Andolsun ki biz, her şeyi açıklayan deliller indirdik; ve Allah, dilediğini doğru yola sevk eder.(Nur:46)
Karter kendi hatıra defterine şöyle yazıyor: ‘’4 Kasım 1979 unutamayacağım bir tarih oldu.’’
Batı emperyalizmi ve şer güçler 34 senedir İran İslam Cumhuriyeti aleyhine her türlü şeytani harekette bulunuyorlar ama her defasında kendileri yenilgiye uğruyorlar ve İslam İnkılabının şamarı yüzlerinde patlıyor ama yinede bu İlahi destekli ve Aşura mektebinden ders alan İslam İnkılabı aleyhinde şeytani faaliyetlerini bırakmıyorlar.
Allah bu zalimlere kendi nurunu gösteriyor fakat o kadar kalpleri pis ve karanlık olmuş ki; artık İlahi nuru göremiyorlar ve inatla şeytani hareketlerine devam ediyorlar.
İşte bugün 4 Kasım; şeytanın yuvasının duvarlarının yıkıldığı günlerden biri, casusluk yuvasının ele geçiriliş günü. İslam İnkılabı Rehberi İmam Humeyni bu günü ‘’Dünya İstikbarı ile Milli Mücadele’’ günü olarak adlandırmıştır.

Casusluk yuvasının ele geçirilmesinin sonuçları:
• Amerika ‘nın İran’ la olan sömürgelik ilişkisinin bitmesi.
• Amerika’nın BM maskesinin arkasında saklanmış olduğu çirkin yüzünün orta çıkması.
• Amerika’nın şer planlarını yönettiği merkezin(casusluk yuvasının) ele geçirilmesi ile kaos ve krizleri önlemek.
• Kendilerini emperyalizm karşıtı gören Marksist grupların ortadan kalkması.
• Geçici hükümet yalanlarıyla bekletilen İran halkının İstikbarla mücadele sahnesine geri dönüşü.
• Amerika’nın yenilmez bir güç olduğu efsanesine dünyanın gözü önünde son vermek.
• Karter’in 1980’de yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yenilmesi.
Yazımı İran İslam Cumhuriyeti Lideri Ayetullah Seyyid Ali Hamenei ’in dün öğrencilerle görüşmesinde buyurduğu bir sözle bitirmek istiyorum.
Rehberimiz şöyle buyurdular: ‘’İran halkı İstikbar karşıtıdır, bu nedenle Amerikan devletinin zorbalığını kabullenmiyorlar, Amerika devleti bir İstikbar devletidir, kendisine başka ülkelere müdahele hakkı tanıyor, savaşa yol açıyor, başka ülkelerin işlerine müdahele ediyor.’’ (04.11.2013 öğrencilerle olan görüşmede)
وَقَالُواْ مَهْمَا تَأْتِنَا بِهِ مِن آيَةٍ لِتَسْحَرَنَا بِهَا فَمَا نَحْنُ لَکَ بِمُؤْمِنِينَ
فَأَرْسَلْنَا عَلَيْهِمُ الطُّوفَانَ وَالْجَرَادَ وَالْقُمَّلَ وَالضَّفَادِعَ وَالدَّمَ آيَاتٍ مُفَصَّلاَتٍ فَاسْتَكْبَرُواْ وَ كَانُواْقَوْمآ مُجْرِمِينَ
Bizi büyülemek, kandırmak için hangi delili gösterirsen göster demişlerdi, biz sana inanmayacağız.
Bunun üzerine, ayrı-ayrı mucize olmak üzere onlara tufan, çekirge, haşerât, kurbağa ve kan gönderdik, fakat ululanıp inanmaya tenezzül etmediler ve zâten de suçlu bir topluluktu onlar. (Araf 132-133)
Selam olsun İstikbar ile mücadele yiğitlere …
Source : Islamtimes
Comment